İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Ümit Özdağ, seçimden sonra parlamenter demokrasiyi muhalefette olacağı için ilk AKP’nin talep edeceğini söyledi.
Özdağ, Anamur’da vereceği konferans öncesi, Anamur Belediyesi’ni ve İYİ Parti Anamur İlçe Başkanlığı’nı ziyaret etti. Daha sonra esnafları ziyaret etti.
Akşam düzenlenen konferansa ise Anamur Belediye Başkanı Mehmet Türe, milletvekili aday adayları ile çok sayıda partili katıldı.
“SİZ DAVET ETTİKÇE GELECEĞİM”
Özdağ, Anamurlularla beraber olmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirerek başladığı konuşmasında, “Anamur milli birliğin, direncin Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş felsefesinin en yoğun şekilde yaşandığı yerlerden birisi. Bunu da her fırsatta ortaya koyuyor. Mersin de bu tavrı yıllardır ortaya koyuyor. Burada bulanmak benim için büyük keyif siz davet ettikçe ben geleceğim” dedi.
“ATATÜRK’ÜN ETRAFINDA BİRLEŞTİK”
Özdağ, İYİ Parti’nin birinci meclisi kuran ruh ile hareket eden insanların bir araya gelmesiyle kurulduğunu belirterek, şunları söyledi:
“Ülkemiz çok ağır bir krizin eşiğinde. Bir günde gerçekleşmedi bu kriz. Yıllardan beri bu ağır krizin iş bilmez hükümet tarafından adeta bilinçli bir şekilde inşa edildiği konusunda Türk halkını her fırsatta uyardık. Bu gün geldiğimiz noktada artık ülkemiz uçurumun kenarına geldi. Bundan dolayı 16 Nisan kirli referandumundan sonra artık birinci meclisi kuran ruh haliyle hareket etmemiz gerektiğini düşünerek bütün vatanseverler olarak İYİ Parti çatısı altında bira araya gelmeye karar verdik. Üzerlerindeki geçmişte şerefle giymiş oldukları gömlekleri çıkarmadan Türk vatanseverlik gömleklerini giyenler bu çatı altında. Bunların içinde geçmişte farklı liderleri olanlar vardı. Benim liderim Alparslan Türkeş’ti. Ecevit, Erbakan, Özal, Demirel’i siyasi lideri olarak benimsemiş insanlar var. Ama hepimizin birleştiren kişi Gazi Mustafa Kemal Atatürk’tür. İşte İYİ Parti böyle kurulmuştur.
Ülkemizin sürüklendiği bu ağır krizi engellemenin tek yolu, duygu, düşüncelerimizi, güçlerimizi birleştirmek ve Erdoğan’ın Türk milletini ayrıştırma politikasına kesin bir hayır cevabı vermek, milli birliği tesis ederek bütün vatana yaymak hedefimizdir.”
“ANKARA’DA 123 BİN KİŞİ TOPLANDI”
İYİ Parti’nin tüm engellemelere rağmen kurulduğunu anlatan Özdağ, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Nihayet 1 nisanda olağanüstü birinci kongremize yaptık. Sayın genel başkan 40 bin kişi beklediğini söyledi. Divan çalışmalara başladı ve 1 nisan günü Ankara’ya 123 bin kişi geldi. Emin olun bir kişiye yarım litre su vermedik, bir gram benzin vermedik. Bu 123 bin kişi Anadolu’nun değişik yerlerinden kendi çabalarıyla bir araya gelip bir yürek olup kararlı bir şekilde Ankara’ya belediyenin engellemelerine rağmen salon önüne geldiler. Gururlu, onurlu, vakur bir şekilde ‘Biz buradayız, sömürüye, OHAL’e, karşı Türk Milleti’nin çığlığıyız’ dediler.”
“İYİ PARTİ SARAYDA PANİK YARATTI”
İYİ partinin bütün baskı ve sansürlere rağmen engellemeyen büyük iktidar yürüyüşünü başlatmasıyla erken seçim kararı alındığını öne süren Özdağ, şöyle devam etti:
“Cumhuriyet tarihinin en büyük parti kongresi sarayda inanılmaz bir panik yarattı. Ne yaparlarsa yapsınlar, engellemek mümkün olmuyor ve iyi partinin yükselişi devam ediyor. Bundan dolayı telaş seçimi konusunda Saray ile Balgat birleştiler ve Türkiye şimdi içinden geçtiğimiz sürece girdi. Bu telaş seçiminin ikinci nedeni de ülkemiz ağır bir ekonomik çöküş içindedir. 14 seneden beri inanılmaz bir israf ekonomisiyle ülkenin bütün kaynaklarını har vurup harman savuran AKP iktidarı artık ekonomik bir tükenmişliği yaşıyor ve Türkiye’yi götüreceği hiçbir yer yok, bunu durduramayacağını biliyor. Ekonomik çöküşü erken seçimin arkasına 2 ay ötelediler. Seçimin ardından ağır bir ekonomik baskı politikasıyla vatandaşın elinde kalan son varlıklara da el koymayı planlıyorlar. Ancak bunların hiçbirisi olmayacak. Çünkü artık yeter, artık tamam. Şimdi değişim zamanı ve değişimin adı Meral Akşener.”
“MİLLİ BİRLİĞİ SAĞLAYACAĞIZ”
İktidarın her vesileyle bu milleti birbirinden ayrıştıracak meseleler icat edip vatandaşları karşı karşıya getirdiğini vurgulayan Özdağ, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Her sabah acaba bu gün neyi tartışacağız diye kalkıyoruz. Vatandaşlarımızın bir bölümü yurt dışına göç ediyor. Türkler dünyada başka ülkelerde ev alma konusundan 4. sıraya yükselmiş. 20 milyar liralık yurt dışında ev alınmış. Türkiye’nin en yetişmiş kafaları bu ülkede kendilerine bir gelecek göremeyerek başka ülkelere yerleşmeye başladılar. Kaçan sadece gençlerimiz değil, aynı zamandı hukukun olmadığı bir ülkede, baskının olduğu bir ülkede sanayi ülkemizden kaçıyor. En büyük sermaye grupları paralarını, işlerini yurt dışına çıkarıyorlar. Bu ayrıştırma ve nefret dilinden dolayı yurt içinde de göç yaşanıyor. İnsanlarımız Türkiye’nin değişik yerlerinden Ege bölgesine göç ediyor. Erdoğan’ın nefret dili milleti birbirine düşman etmek istiyor. Referandum sırasında parlamenter demokrasiyi istediğimiz için bize çukur, terörist dedi. Ama biz Türkiye’nin yarısına değil yüzde yüzüne talibiz. Tekrar bir millet olduğumuzu, kardeş olduğumuz hissetmek istiyoruz. Kavgasız birbirimizi severek yaşamak istiyoruz. Bütün milleti kucaklamaya, milleti birleştirmeye karar verdik ve bunu tekrar tekrar genel başkanımız da vurguluyor.”
“SURİYELİLERE TÜRKİYE’DE VATANDAŞLIK DEĞİL, SURİYE’DE VATAN VERECEĞİZ”
Özdağ, iktidarın sığınmacılarla ve terörle mücadele politikalarını da eleştirdi ve şu ifadeleri kullandı:
“Terör örgütlerini etkisiz hale getirecek bir terörle mücadele politikası geliştirdik. Ülkemizin geleceğine yönelik en büyük tehdit, akıl dışı Ortadoğu ve Suriye politikasından kaynaklanıyor. Bu politika Suriye’de iç savaşı ateşledi ve dört buçuk milyon Suriyelinin Türkiye’e gelmesine yol açtı. Burnunun ucunu görmeyen politikadan ötürü şu ana kadar Türkiye 34 milyar dolar harcadı. Yüzde 6 faizle dış borç alıp bu parayı Suriyeli sığınmacılar için harcadılar. Şimdi bu insanlar Türkiye’nin geleceğine yönelik AKP’nin yanlış politikalarından dolayı demokrasimize tehlike oluşturuyorlar. Yeni terör örgütleri ve yeni mafyalar çıkar buradan. İktidara geldikten hemen sonra mantıklı bir politikayla Suriyeli sığınmacıların ülkelerine dönmelerini sağlayacağız. AKP gibi onları sömürmek için onlara Türkiye’de vatandaşlık değil Suriye’de vatan vereceğiz. Milli birliğimizi sağlarken emin olun AKP’nin çökerttiği şeylerin başında gelen eğitim politikasını tekrar milli hale getireceğiz. Uluslararası kuruluşların rakamlarına göre çocuklarımız her geçen gün uluslararası eğitimde ciddi bir kayba uğramışlar. Ben cahilleri severim diyenleri akademisyen yaparsanız sonuç bu olur. Biz İYİ Parti olarak 21. yüzyılın, sorgulayan, aklıyla değerlendiren, bilgisiyle ölçen ve ABD’li, Japon, Alman, Finlandiyalı gençlerle rekabet edebilen gençlerle olabileceğini biliyoruz ve ona göre milli eğitimi baştan düzenleyeceğiz.”
“PARLAMENTER DEMOKRASİYİ SEÇİMDEN SONRA İLK AKP İSTEYECEK”
“Parlamenter düzeni ve hukuk devletini tekrar kurmak istiyoruz” diyen Özdağ, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Kurulmak istenen bu sözde tek adam rejimini tarihin çöplüğüne atacağız. Türk milleti demokrasiden başka bir rejimi hak etmiyor, hukuk devletini hak ediyor ve bunlara kararlılıkla sahip çıkıyor.
15 Temmuz da FETÖ terör örgütü bir darbe girişiminde bulundu. Görünürde çok şaşırdılar. O gün öğrendim ki bir terör örgütü Genelkurmay Başkanlığı’nı ele geçirmiş. Bu generallerin terfisinin tamamının altında Erdoğan’ın imzası var. Bir başbakan ve cumhurbaşkanının bir örgütün terör örgütü olduğunu anlaması için 14 yıl geçmesi mi gerekiyor. Dünyada böyle bir şey duydunuz mu? İktidara geldiklerinde milli güvenlik kurulu, istihbarat bunların önüne resmi belgeleri koymuş terör örgütü diye. Buna rağmen TSK’ya karşı Ergenekon ve Balyoz da işbirliği yaptılar. Orduyu, jandarmayı, yargıyı, eğitimi, emniyeti FETÖ’ye teslim etmediler mi? Kozmik odaya bizzat soktu. Türkiye Cumhuriyeti’nin en gizli sırları terör ve casusluk örgütü tarafından hükümet izniyle çıkarıldı. Nerde olduğunu bilmiyoruz.
Bütün bunlar ortadayken bir de utanmadan “İYİ Parti’yi Fetöcüler destekliyor diyorlar. Hadi canım sen de ahlaksızlar. İYİ Parti hayatları boyunca Fetöyle mücadele edenlerin kurduğu bir partidir. Kurucularımızdan Ali Türkşen’i Fetö ile işbirliği yaparak hapis yatırdılar. Bütün Fetö ile mücadele edenler İYİ Parti’nin kurucuları arasında. Bize bunlarla gelenlerin alnını karışlarız. Bu konuyu çok konuşmuyoruz, konuşursak siz vatandaş içine çıkamazsınız. Genel Başkanımız bu konuda büyük itidalle davranıyor. Bu siyasi terbiyesizliklerinize devam edip kurmaya alışık olduğunuz kumpasları bizim üzerimizde denemeye kalkmayın.
Biz nefretle, intikam duygusuyla birilerini yargılamak için iktidara gelmiyoruz. Bağımsız yargı için, hakimlerin ve savcıların üzerindeki baskıları kaldırmak için geliyoruz. Biz yasama ve yürütmeye talibiz. Yargının bağımsızlığını sağlayacağız.
Göreceksiniz seçimlerden sonra parlamenter demokrasi talebi muhalefette olacakları için ilk AKP’den gelecek ve bu tek adam Anayasası değişmeli diyecekler.
En sağlam parlamenter demokrasi ve Anayasa değişikliğini yazacağız ve meclisten geçirerek yolumuza devam edeceğiz. Biz hükümet olarak insanlarımız korkutmayacağız, korkacağız. Demokratik ülkelerde böyle olmalıdır. Adalet mülkün temelidir cümlesinin tekrar gerçek olacağı bir ülke istiyoruz.”
“DEVLETİ PARTİDEN ALIP MİLLETE VERECEĞİZ”
Özdağ, şu anda devletin bir parti devletin olduğunu vurgulayarak, “Biz partiyle değil, bir zihniyetle mücadele ediyoruz. Bu zihniyet devleti bu hale getirdi ve taşıyıcı kolonlarını imha etti. Devlet tekrar Türk Milleti’nin olacak. Devlet şu anda bir parti devleti. Sahaya çıkıyoruz bakıyorum kaymakamlar AKP milletvekili adayları ile birlikte stantlardalar. Jandarma ve polis esnafa iktidara oy vermesi için baskı yapıyor. Biz bu devleti parti devleti olmaktan çıkarıp tekrar Türk milletine vereceğiz. İnsanlar hangi partiden olursa olsunlar liyakat esasına göre devlette görev alacaklar” diye konuştu.
“DIŞ BORCUN YERİNİ TASARRUF, İTHALATIN YERİNİ ÜRETİM ALACAK”
Ekonomide yeniden üretim dönemi başlatacaklarını belirten Özdağ, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Dış borçla tüketim sarmalı içine girdik. Cumhuriyet tarihi boyunca alınan borcun 3 katı borçlanıldı. Ama bir tane fabrika yapılmadı. İYİ Parti iktidarı AVM’lerin yerine fabrikaları yapmak için geliyor. Tekrar üreten Türkiye’yi oluşturacağız. Dış borcun yerini tasarruf alacak. İthalatın yerini üretim alacak. Kaynağımızı Genel Başkanımız Meral Akşener söyledi; uçağınızı satarak bulacağız kaynağı. Soygunları durduracağız ve o kaynağı yatırıma ayıracağız. Yap işlet soy modeli ile 50 milyarlık yatırım karşılığında tam 63 milyar kazandılar. Bunu biz ödüyoruz. Önümüzdeki 20 yıl millet ödemeye devam edecek. Hazineden değil, cebimizden. Bir kışlık saray yaptı, yetmedi bir de yazlık saray yaptı. O sarayı üniversite yapacağız. Cumhurbaşkanı için en büyük şeref Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün oturduğu Çankaya Köşkü’nde oturmaktır. Yazlık sarayın da saray olarak kalmayacağı kesin. İsraf, vergi olarak Türk halkına geri dönüyor ve milletin gırtlağına çöküyor. Latin Amerika’ya giderken bineceği arabayı THY ile önden yolluyor. Gerekçe ise ABD başkanı da öyle yapıyormuş. Türkiye bu kadar zengin mi? Milletin dişinden tırnağından arttırdığı vergi böyle insafsızca harcanabilir mi? İşte biz bu israfı durduracağız. Daha fazla sanayi tesisi, daha fazla yatırım için harcayacağız.”
“DIŞ POLİTİKAYI DEĞİŞTİRECEĞİZ”
Türk dış politikasının şu anda her sabah eeeyyyt denilerek yürütüldüğünü ancak sonuç alınamadığını söyleyen Özdağ, şöyle devam etti:
“Türk dış işleri politikasını değiştireceğiz. Biz milli bir dış politika izleyeceğiz. Akla dayanan, sonuç alınan bir politika izleyeceğiz. Türkiye’nin milli çıkarlarına zarar veren bir ülke varsa büyükelçiye Türkiye’nin taleplerini ileteceğiz. Yerine getirilmez ise hangi adımları atacağımızı söyleyeceğiz.
ABD’ye PKK’ya verdiği destek için eyyyt diyorlar. Ama ABD uçakları İncirlik’ten sevkiyat yapmaya devam ediyor, İncirlik kapatılmıyor. Milletin aklıyla alay ediyorlar. Bizim millete saygımız var. Türk milletinin menfaatlerini korumak konusunda kararlıyız. Kararı alır ve yerine getiririz. 1970’li yıllarda 54 Amerikan üssü rahmetli Demirel zamanında bir gecede kapatılmıştı. Hadi sen de kapat da görelim. İki de bir gücümüzü test etmeyin diyerek yaptıkları anlamsız çıkışlar ciddiye alınmıyor. Bunun sonuçlarını Suriye’deki operasyonlarla ortadan kaldırmaya çalışıyorlar. İktidara geldiğimizde dış politikamızı milli hedefler, çıkarlar, akıl ve bilgi üzerine oturtacağız. Göreceksiniz Türkiye çok kısa bir zamanda eski itibarına kavuşacak.”
“HEM SANDIKLARI HEM DE YSK’YI TUTACAĞIZ”
Herkesin kafasında seçimler adil ve dürüstü olacak mı diye soru işaretleri olduğunu vurgulayan Özdağ, “Şundan emin olun bu seçim adil olmayacak. Dürüst olmaması için birileri elinden geleni yapacak. Ama biz buna müsaade etmeyeceğiz. Devletin tüm imkanlarını kullanacaklar. Her yönteme başvurabilirler ama bunlar bizi korkutmuyor. Şuna güvence veriyoruz. Biz sandıklardan oy çaldırtmayacağız. Referandumda sandıkları tuttuk ama YSK’yı unutmuşuz. Ama bu sefer YSK’yı da tutmakta kararlıyız. 600 bin kişilik bir müşahit yapısıyla sandıkların başında olacağız. Hiçbir sandığı boş bırakmayacağız. Sandıkların sevkiyatını takip edeceğiz. Buna çalışıyoruz şu anda. Oyunuz namusumuz. Namusumuza dokundurtmayacağız. Biz bu kararlılığı gösterirken milletin oyuna el uzatmayı aklından geçiren varsa bilsin ki buna müsaade etmeyeceğiz.”
“DEĞİŞİM TÜRKİYE’YE İYİ GELECEK”
Özdağ, konuşmasını “Şimdi değişim zamanı, değişimin eşiğindeyiz ve bu değişim Türkiye’ye iyi gelecek” diyerek noktaladı.
Konuşmanın ardından Özdağ, partiye katılan Ali Rıza Kibrit, Ahmet Türkay, Hasan Ali Sarıca, Sezai Şimşek, Ayhan Yıldız, Uğur Göngör, Ali Rıza Bulut, Arif Gölge, Ayşegül Gölge ve Orhan Sunaç’a rozet taktı.
Etiketler: Anamur Belediye Başkanı Mehmet Türe » İYİ Parti Anamur İlçe Başkanı Erdal Bulut » İYİ Parti Genel Başkan Yadımcısı Ümit Özdağ » İYİ Parti Mersin İl BaşkanlığıBENZER HABERLER