Ekonomik değeri yüksek çeşit çeşit tropikal ürünlerin yetiştiği Kaledran’da açılması planlanan mermer ocağıyla ilgili 4 Mayıs’ta keşif yapılacak. Keşif için görevlendirilen 7 kişi, Kaledran’ın geleceğine karar verecek.
GAZİPAŞA’NIN Yakacık ve Anamur’un Anıtlı mahallelerini içene alan Kaledran’a açılması planlanan mermer ocağında 4 Mayıs Perşembe günü keşif yapılacak. Daha önce 15 Aralık 2022 Perşembe günü yapılması planlanan ve hava muhalefeti nedeniyle 31 Ocak 2023 Salı gününe ertelenen keşif, keşif dosyasında yer alan bazı bilirkişilerin hava muhalefetini gerekçe göstererek keşfin ertelenmesini istemesi üzerine ikinci kez ertelenmişti.
KALEDRAN’IN GELECEĞİNE YÖN VERECEKLER
Mersin 1. İdare Mahkemesi, Kaledran’a açılması planlanan mermer ocağında 4 Mayıs Perşembe günü saat 12.30’da keşif yapılmasını kararlaştırdı. 4 Mayıs’ta yapılacak keşifte, 1 harita mühendisi, 1 çevre mühendisi, 1 orman mühendisi, 1 ziraat mühendisi, 1 jeoloji mühendisi, 1 maden mühendisi ve 1 arkeolog olmak üzere 7 bilirkişi yer alacak ve Kaledran’ın geleceği için önemli bir karar verecekler.
TARIM ARAZİLERİ TEHDİT ALTINDA
Su kaynaklarını, ormanları ve tarımsal üretimi tehdit eden mermer ocağı projesi için geçtiğimiz yıl başlatılan yol çalışması, daha proje başlamadan yüzlerce ağacın yok edilmesine neden olmuştu. Yüksek eğimli arazide açılmak istenen mermer ocağının heyelan riski oluşturacağına da değinen köylüler, işletme sahası yakınındaki yerleşim ve tarım arazilerinin tehdit altında olduğunu belirtiyor.
“TAMAMI DEVLET ORMANI”
Gazipaşa’nın Yakacık ve Anamur’un Anıtlı mahallelerini içene alan Kaledran’da, arkeolojik sit alanını da kapsayan yaklaşık 100 hektarlık ormanlık alan, mermer ocağı yapılması karşılığında devlet eliyle özel bir şirkete verilmişti. Yaşanan gelişmeler sonucunda dava açılmış ve davacılar tarafından hazırlanan metinde; Anıtlı ve Çamlıpınar köylerinin sınırında açılacak olan mermer ocağı işletmesine ait ruhsat sahasının tamamının devlet ormanı olduğuna dikkat çekildi. Ormanlık alan içerisinde kızılçam ve meşe ağaçlarının yanı sıra, endemik türler ile koruma altındaki delice zeytin ağaçları ve nesli tükenme tehlikesi altındaki dağ keçisi ile oklu kirpi gibi birçok canlı türünün yaşadığına vurgu yapılmıştı.
“GEN KORUMA ALANI’NI ZARAR GÖRECEK”
Mermer ocağı işletilmeye başlayınca ortaya çıkacak toz nedeniyle tarım, arıcılık, hayvancılık gibi faaliyetlerin zarar göreceğine değinilen metinde, ruhsat sahasına oldukça yakın olan biyolojik çeşitliliğin korunması amacıyla ayrılan Anıtlı’daki Gen Koruma Alanı’nın da büyük zarar göreceğine de dikkat çekildi. ÇED ve ruhsat sahasına en fazla 200-300 metre uzaklıkta, köylülere ait zeytinlikler, avokado ve badem bahçeleri, evler olduğu belirtildi. Yine, ruhsat sahası içinde kalan Asarkaya mevkiinde 1. Derecede Arkeolojik Sit Alanı bulunduğuna vurgu yapıldı.
‘GAYRI SIHHİ MÜESSESE RUHSATI ALINMADI’ İDDİASI
Mermer ocağı faaliyeti sırasında ortaya çıkacak tozu engellemek için kullanılacak suyun, su kaynaklarına zarar vereceği savunuldu. ÇED raporunun bölgenin özellikleri yeterince incelemeksizin hazırlandığına değinilen metinde, “Mermer ocağı işletmek gayrı sıhhi bir is olduğu halde, mermer ocağı işletecek firma tarafından gayrı sıhhi müessese ruhsatı alınmadığı, Anayasaya, Çevre Kanununa, ÇED Yönetmeliğine ve sair mevzuat hükümlerine aykırı olduğu ileri sürülerek iptali ve yürütmenin durdurulması istenilmektedir” ifadelerine yer verildi.
Öte yandan, mahalle muhtarları, mahalle sakinleri ve çevreciler, keşif günü vatandaşların kendilerini yalnız bırakmamalarını istedi.
BENZER HABERLER