Anamur Emek Platformu tarafından 1 Mayıs İşçi Bayramı dolayısıyla organize edilen yürüyüşe ve törene Tez Kop İş, Eğitim Sen, SES, BES, Eğitim İş, ADD, CHP, TGB, ÖDP, Baro, Akine Köylüleri Derneği, Kültür Derneği, İnşaat Mühendisleri Odası Temsilciliği
ve Tokgöz Ekmek Fabrikası işçileri katıldı.
Yürüyüşün ilk ayağı otogardan başlayarak sloganlar eşliğinde Cumhuriyet meydanına kadar sürdü.
Katılımcılar, ellerinde pankartlar ve attıkları sloganlarla hükümete sert tepki gösterdi.
Meydanda saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan kutlama töreninde, Eğitim-İş Temsilcisi Uğur İnan, 1 Mayıs’ın tarihini anlatırken, Nazlı Karaşah ve Batın Başoğlu da şiirler okudu. Eğitim Sen Temsilcisi Mustafa Bakır, günün anlam ve önemini belirttiği konuşmasında, şunları söyledi:
“Emek –sermaye çelişkisinin giderek derinleştiği, buna baskı ve zulümlerin, eklendiği bir dönemde 1 Mayısı karşılıyoruz. Umudu büyüten emekçi direnişleri de eklenerek, yaşamı emeği ile var edenlerin birlik ve dayanışma günü olan 1 Mayısta yine meydanlardayız.
1 Mayıs bedeller ödenerek kazanılmıştır. Kimsenin tek başına başlatıp bitiremeyeceği, törenlere sığmayan ortaklaşmış değerlerdir.1 Mayıs. Kapitalizme onun Emperyalist sömürü sistemine karşı direnme günüdür. Baskılara, zulme, zamlara, alcığa, sefalete, kuralsız, güvencesiz çalışma biçimlerine karşı mücadele etme günüdür.
1 Mayıs sınıflar mücadelesi tarihinin merkezinde duran, pratik yaşamla taçlandırılmış, tecrübenin, birikimin mücadelede, ısrarın sınıf diliyle adıdır. Ezilen emekçilerin mücadele ve dayanışma günüdür.
1 Mayıs eylemdir. İşsizliğin çığ gibi büyüdüğü, ekonomik krizlerin tüm yükünün emekçilerin sırtına yüklendiği, taşeronlaşmanın, her gün onlarca emekçi kardeşimizin canına mal olduğu, patronların daha fazla kar elde etmesi uğruna, İş kazası denilen cinayetlerin sürdüğü, İşçilerin, Emekçilerin, canı üzerine kurulu, düzenin karşısına, yüreği ile dikilmektir.
1 Mayıs, ülke çiftçisini, yakıta, gübreye yapılan zamlarla ezdirmemektir. Köylüsünün bankaların ve tefecilerin insafına terk edilmesine karşı çıkmaktır. Çiftçinin toprağını ipotek altına aldıranlara, emeğinin emperyalist tekellere peşkeş çekilmesine karşı durmanın adıdır.
Dünyada, emekçiler adına kazanılan bu haklar, ülkemizde kapitalist sömürü sisteminin temsilcileri tarafından gasp ediliyor. Çalışma alanlarında uygulanan taşeronluk sistemi ile işçiler köle gibi çalıştırılıyor.2002 yılında 387 bin olan taşeron işçi sayısı, bugün 1 milyon 600 bine çıkmıştır. Güvencesiz emek sömürüsü % 313 artmıştır. Türkiye, iş cinayetleri konusunda dünyada 3.ü Avrupa da 1.i sıradadır.
AKP bu kapitalist sistemi temsil ediyor. Bu sömürü, onların eliyle sürüyor. Bunlar emek düşmanıdır. İnanmayın ileri demokrasi laflarına, hele bir hakkınızı aramak için sokağa inin, göreceksiniz biber gazı polis copunun ne olduğunu. Kapitalizm ustalaştığı her yerde biat ettirmek istiyor.
Duyun, aç, güvencesiz çalıştırdıkları işçilere ne söylediklerini. Başbakan, maden ocağında ölüm bu işin kaderinde var. Madene inen işçiler, zaten bunu göze alarak iniyorlar diyor. Çalışma bakanı, güzel öldüler, acı çekmediler diyor. Takdiri ilahi, yapacak bir şey yok diyor. Madenci ölümlerinin hesabını sormak için, taşeronluk sistemine, mezarda emekliliğe hayır demek için meydanlardayız.
AKP nin dayattığı bu sistemde yoksullar daha fazla yoksullaşmakta, zenginler ile yoksullar arasındaki uçurum hızla büyümektedir. Tüketim ürünleri üzerinden yapılan zamlarla sömürü devam ediyor. İşsizlerin yoksulların muhtaç duruma düşürüldüğü, onurlarının kırıldığı bir barbarlık düzeni dayatılıyor. Ezilen emekçilerin, yoksulların tepkisini göstermesi için 1 Mayıs mitingleri büyük önem taşıyor. Şimdi sesimizi duyurmanın artık yeter demenin tam zamanıdır.
Emperyalizm kan ve gözyaşından beslenir. Emperyalist devletlerin ülkemizdeki savaş ve işgal politikalarının bir parçası olan tüm üstleri kapatılmalıdır. Demokrasi bahanesi ile Suriye halklarının katledilmesine seyirci kalmamalıyız. Emperyalist ABD ve işbirlikçi AKP hükümetinin Suriye de yürüttüğü, kirli savaşa karşı durmak için meydanlardayız.
1 Mayıs işçi sınıfının, mücadelesi sonucu kazanılmıştır. Sermayenin saltanatına, gericiliğe, karanlığa, emperyalizmin egemenliğine hayır demek için meydanlardayız. Bizim için bu direniş meydanları önemlidir. En güzel mücadele meydanlarda verilir. En iyilerimizi o meydanlarda kaybettik. Şimdi onların anısı için de bu meydanlardayız.
Yaşadığımız bu çağda, taleplerimiz hala dün kadar yakıcıdır. Ama bugün dünden daha bilinçliyiz. Dünya emekçilerinin koca bir tarihine sahibiz. Biliyoruz korku duvarlarını, yıkmanın yolunu, açlıkla terbiye edilmek değil, insanca yasamak istiyoruz. Bizler dur demedikçe, egemenlerin durmayacağını biliyoruz. Bizler karşı durmadıkça savaşlarında, açlığında, yoksulluğunda sonunun gelmeyeceğini biliyoruz. Bütün bunlara dur demek için meydanlardayız.
Taleplerimiz. Herkesin güvenli işi, aşı olduğu, insan onuruna yaraşır yaşanabilir, Eşit, özgür demokratik bir ülkedir. Bunu da işçi sınıfı bilinçli, kararlı direnişi ile başaracaktır. Kim ne söylerse söylesin, toplumsal kurtuluş, işçi sınıfının eseri olacaktır.
1 Mayıs, emek emek dokunan, alın teri ile oluşturulan, tarihin mücadele ile örtüştüğü, düşün gerçeğe dönüştüğü bir gündür.
Selam olsun bu uğurda mücadeleyi sürdüren işçi sınıfına. Selam olsun dünya işçilerinin sınıf kardeşliğine. Bir mayıs işçi bayramınız kutlu olsun.”
Kutlama töreni, Mustafa Yılmam’ın türküleri eşliğinde gençlerin eğlencesi ile sona erdi. Anamur Emniyet Müdürlüğüne bağlı, onlarca poliste meydanın çevresinde güvenlik önelemi aldı.
BENZER HABERLER