CHP Mersin eski Milletvekili Aytuğ Atıcı, Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Aday Adayı olduğunu açıkladı.
AtıcI, partisinin Mersin İl Başkanlığı’nda düzenlediği basın toplantısında şunları söyledi:
“Bugün 1 Eylül Dünya Barış Günü. Ömrünü barışa ve kardeşliğe adamış birisi olarak böylesine anlamlı bir günde Mersin Büyükşehir Belediye Başkan Aday Adaylığımı açıklayarak barış adına güçlü bir mesaj vermek istedim.
MERSİN HAK ETTİĞİ YATIRIMDAN MAHRUM BIRAKILDI
Mersin kendi kendine yetebilen, hatta Türkiye’yi besleyen iller arasındadır. Çalışkan Mersin halkı üretim yaparak vergi tahakkukunda 81 il içinde daima ilk 6 içerisinde olmuştur. Mersin halkı dürüsttür. Çünkü, kazandığı her kuruşun vergisini ödeyerek sadece vergi tahakkukunda değil, vergi tahsilatında da en önlerdedir, geçen yıl ilk 3 içerisine girmiştir. Ancak Mersin’e yapılan yatırımlara baktığımızda, maalesef bırakın ilk 6 içerisini ilk 25 içerisinde bile değildir. Yani Mersin, alın teriyle, emeğiyle hak ettiği gelirinden daima mahrum bırakılmıştır. Bu çarpık düzenen mutlaka değişmesi gerekecektir. Bizler belediye hizmetlerinin yanında Mersin’de üretimimizi daha da arttıracağız. Ancak, hakkımız olan yatırımların da peşine mutlaka düşeceğiz. Size vereceğim ilk ve en önemli söz budur.
POTANSİYELİ HAREKETE GEÇİRECEK VİZYONER YÖNETİCİ GEREKİYOR
Mersin için değişim çok güzel olacak. Mersin şu anda hakk ettiği yerde değildir. Mersin tarım alanında, sanayi alanında, lojistik alanında ve özellikle turizm alanında Türkiye’nin göz bebeği olacak kentlerin en başında gelmektedir. Peki bu nasıl olacak? Bunun için bir tek şeye ihtiyaç vardır. Vizyon sahibi, çalışkan, dürüst yöneticiler. Çünkü, Mersin adeta yaratıcı tarafından hediyelere büründürülmüş bir kenttir. Bu potansiyeli harete geçirecek vizyoner yöneticilerin olması gerekir. İşte bu muhteşem potansiyeli harekete geçirip Mersin halkının gelirini ve refahını arttırmak zorundayız.
MERSİN’İN ‘BARIŞ KENTİ’ OLMASI BÜTÜN PAYDAŞLARIN SORUMLULUĞUDUR
Yüzyıllardır birçok medeniyete ev sahipliği yapmış bu kadim coğrafya halen birçok kültürün iç içe yaşadığı, birbirine saygı duyduğu bir yapıya sahiptir. Türkiye’de farklı dinlerden, inançlardan insanların aynı mezarlığı kullanıdığı başka bir il yoktur. Bu, kültür mozayiğini anlatmaya yeter. Mersin’da bu kadar kültür zenginliği varken bu kentin ‘Barış Kenti’ olması bütün paydaşların sorumluluğundadır. Gözlerde umut, yüzlerde tebessüm, kalplerde huzur yaratmak istiyorum, en büyük dileğim bu. Hayat bana, bunların parayla alınamadığını öğretti. Mersin halkı bunun çok daha fazlasına layıktır. Bütün bu hayallerimizi ancak sizlerle birlikte gerçekleştirebiliriz.
MERSİN’İ DÜNYA KENTİ YAPMANIN EN KISA YOLU TURİZMDİR
Mersin’i bir dünya kenti yapmak mümkün müdür? Çok kolay, zor birşey değil. Ama Mersin bu gelirine rağmen bırakın dünya kenti olmayı bir Türkiye kenti bile olmaktan uzak bırakılmıştır. Adeta kaderine terk edilmiştir. Mersin’in dünya kenti olmasının en kısa yolu turizmdir. Bizim turizm anlayışımız, Antalya’daki gibi herşey dahil sistemiyle ye iç yat, parayı otele öde, otel de vergisini İstanbul’da versin şeklinde bir anlayış değildir. Mersin’in ihtiyacı olan kongre turizmidir, inanç turizmidir, spor turizmdir, gastronomi turizmidir, tarih turizmidir ve kruvaziyer turizmidir. Mersin bunların hepsini kucaklayabilecek yapıya sahiptir. Örneğin, Toroslar’ın eteğine yapacağımız komple bir fuar merkeziyle Mersin’i cazibe merkezi haline getirebiliriz. Bir yerde kongre yapılacğı zaman sorarlar; ‘neden oraya gidelim’ diye. Ben de onlara diyeceğim ki ‘Anamur’da Anamurium Antik Kenti ve Mamure Kalesi var. Bozyazı’da Softa Kalesi ve Toslaklar Koyu var. Gülnar’da Meydancık Kalesi ve Zen Arabi Türbesi var. Aydıncık’ta Aynalıgöl var. Silifke’de Cennet Cehennem Mağaraları, Uzuncaburç ve Göksu Deltası var. Mut’ta Alahan Manastırı, Yerköprü Şelalesi ve Mut Kalesi var. Erdemli’de Kızkalesi ve Kanlı Divane var. Tarsus’ta Eshab-ı Kehf, Saint Paul Kuyusu ve Kleopatra Kapısı var. Çamlıyayla’da Cehennem Deresi, Akdeniz’de Atatürk Evi ve Kent Müzesi var. Yenişehir’de Hazreti Muğdat Camisi, Arkeoloji, Deniz müzeleri var. Mezitli’de Soli Pompeipolis var. Sırf burayı görmek için dünyanın her yerinden insan gelecektir. Toroslar’da Yumuktepe var. Bir Gözne yaylası var ki yarım saat içinde 1000 metreye çıkıyorsunuz.’ Onlara buraları ve daha pekçok yerleri anlatacağım. Bütün bu alanlar turistlerin gözlerini kamaştırıyor. Bu turizm anlayışı bize dönecek ve tarımı, ticareti, sanayiyi lojistik anlamda çok ciddi bir şekilde destekleyecek. Sadece büyük firmalar değil, el işi yapan kadınlar ve küçük esnaf da kazanacak. Başta Ortadoğu ve Avrupa kentleri olmak üzere bütün dünya kentleriyle kuracağımız sıcak ve vizyoner ilişkilerle Mersinimizi bütün dünyaya tanıtacağız.
ÇİFTÇİYİ DESTEKLEYEREK DÜNYA İLE REKABET ETMESİNİ SAĞLAYACAĞIZ
Elbette Mersin tarımını ihmal edemeyiz. Anamur Muzu, Silifke Çileği, Mut Kaysısı ve zeytini, Gülnar Elması, Mezitli Şeftalisi, Tarsus Üzümü ve Akdeniz’in sebzeleri ve turunçgilleri ile diğer sebze ve meyvelerin tamamını bütün dünyaya tanıtacağız. Dünya kenti olma iddiası kolay değil. Turizmde Allah vergisiyle biz bu rekabeti yapabiliriz. Ama tarımda çiftçiler desteklenerek bütün dünya ile rebaket edecek bir potansiyel yaratmak mümkündür. Büyükşehir Belediyesi sadece yol, alt geçit yapan bir yapı olamaz. Büyükşehir Belediyesi, kentin vizyonunu belirler, ufuklarını açar, uluslararası platformlarla iyi ilişkiler kurur ve kente kazandırır. Ayrıca sosyal demokrasinin vazgeçilmezi kooperatifçiliktir. Biz tarım alanında bunu da Mersinimizle beraber yapacağız.
ULAŞIM SORUNU ANCAK SOSYAL DEMOKRAT BELEDİYE İLE ÇÖZÜLÜR
Mersin’in ulaşım sorunu hepimizi çok derinden yaralıyor. Bu sorun ancak ve ancak sosyal demokrat bir anlayışla çözülür. Mersin’in ulaşım sorununu çözmek hayal değildir. Yılan hikayesine dönen hafif raylı sistemi ancak sosyal demokrat bir anlayış yapar. Ankara İstanbul başladı, devlete devretti. Ama biz de İzmir’de olduğu gibi yapabiliriz. O yapılana kadar metrobüsle ulaşım sorunu çözülür. Mersin gibi güzide bir kente otopark sorunu yakışmıyor. Bütün bunları küçük dokunuşlarla çözmek mümkündür.
MERSİN DOĞAYLA BARIŞIK OLACAK
Elbette ki Mersin doğayla barışık olacak. Herkesin nükleer santrale ve balık çiftliklerine karşı olduğunu biliyoruz. Doğayla barışık olmayan bir kenti biz çocuklarımıza geri iade edemeyiz. Mersin çocuklarımızdan bize emanettir.
MERSİN’İ ORTADOĞU’NUN SAĞLIK ÜSSÜ YAPMAK GÖREVİMDİR
Ben hekimim. Mersin’i Ortadoğu’nun sağlık üssü yapmak benim görevimdir. Bunu Sağlık Bakanlığı ile eğer olmaz ise özel sektörle görüşerek, üst düzey hizmet veren hastane ve sağlıkçıların olduğu bir kent olabiliriz. Türk doktorlarını, hemşirelerini tanımıyorlar, tanısalar gelip tedavilerini burada olurlar. Bunu yur dışında iyi anlatacağız.
PROJELER İSTİHDAM SORUNUNU ÇÖZECEK
İstihdam en büyük sorunlarımızdan birisidir. Hergün iş isteyen insanları dinliyorum. Emekli olup iş arayanlar çoğunlukta. Bütün projelerim vizyoner projelerdir ve üretim projeleridir. Bu projelerle beraber istihdamın artacağına hiç kuşku yoktur.
MERSİN, ORTAK AKILLA KAZANIR
Ortak akılla davranırsak Mersin kazanır. Mersin ortak akıl için ideal bir laboratuvardır. Tam bir Türkiye karmasıdır. Her renk, her tını Mersin’de buluşmuştur. Mersin’in üniversiteleri, muhtarları, sivil toplum örgütleri, meslek odaları, kooperatifleri, kanaat önderleri, belediyecileri, bürokratları, eski yeni bütün yöneticileri, yönetmeye dair fikri olanlar, gençler kadınlar, ortak akıl buradadır. Ortak aklı eğer biz sağlayabilirsek bu iş tamamdır. Bütün bunların hepsi sadece Mersin’in değil, Türkiye’nin ihtiyacıdır. Ancak biz vazifemiz gereği bunları Mersin’de yapacağız.
AB PROJELERİ VE ULUSLARARASI FONLARDAN KAYNAK SAĞLAYACAĞIZ
Bize hep sorarlar, kaynağı nereden bulacağımızı. İleride daha detaylı anlatacağım bu projelerin hayata geçirilmesinde belediyenin öz kaynakları yetmez. Türkiye’nin bütçesinden buraya ayrılan para da yetmez. O nedenle yıllardır yaptığım üzere Avrupa Birliği projeleri ve uluslar arası fonlardan Mersin’e çok ciddi destek sağlamak mümkündür. Yeter ki gidin vizyonunuzu onlara anlatın. Mersin’in girişimcilerinin önlerini açtığınız zaman bakın bakalım Mersin nasıl gelişiyor.
SİZLERLE BİRLİKTE BAŞARACAĞIM
Mersin’e hekim, öğretim üyesi, Tabib Odası Başkanı, Üniversite Hastanesi Başhekimi olarak, Tıp Fakültesi Dekan Yardımcısı olarak, yüksek okulların ve çeşitli sağlık kuruluşlarının kurucu müdürü olarak, ana bilim dalı, bilim dalı başkanları olarak ve 3 dönem CHP milletvekili olarak çok onurlu hizmetler yaptım. Bu hizmetlerle gurur duydum ve bana güvendiğini için teşekkür ederim. Bütün bunlara ek olarak Parti Okulu kuruculuğunu yapmam dolayısıyla herhalde gençlerde etki yapmış olacak ki bana ‘Aytuğ Hoca’ olarak hitap ederek beni onurlandırdılar. Ülkemin kaynaklarını kullanarak ve sizlerin sayesinde elde ettiğim bütün bilgi ve deneyimlerimi Mersin için kullanmaya devam etmek üzere Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı olmak istiyorum. Sizlerle birlikte bu işi başaracağıma hiç şüphem yok. ”
Atıcı, konuşmasını Cahit Sıtkı Tarancı’nın Memleket İsterim adlı şiiriyle noktaladı.
BENZER HABERLER