Kamu çalışanları yaşadıkları devasa ekonomik, sosyal ve mesleki problemlerin yanı sıra uğradıkları şiddet ve baskılar nedeniyle de önemli sıkıntılarla karşı karşıyadır.
Neredeyse gün geçmiyor ki, kamu çalışanlarına yönelik şiddet ve taciz vakaları haber bültenlerine konu olmasın. Devlet hizmetlerinin vatandaşa ulaştırılması için canla başla görev yapan kamu çalışanları, gerek çalışma koşulları ve gerekse karşı karşıya kaldıkları şiddet olayları nedeniyle sıklıkla mağduriyet yaşamaktadırlar. Sadece son birkaç yıl içerisinde bile, yüzlerce şiddet olayına ve bu olaylar neticesinde oluşan onlarca yaralanma ve can kaybına rağmen, ülkemizi idare eden yönetim anlayışı, yeterli tedbirlerin alınması ve gerekli yasal düzenlemelerin yapılması anlamında elle tutulur ciddi girişimlerde bulunmamıştır.
İlim ve irfan yuvası okullarımız dahi son yıllarda artan bir seyir gösteren şiddet vakalarıyla, ivedi tedbirlerin alınması gerektiğini gösteren somut onlarca örnekle doludur. Okul dışından gelen kişiler ve hatta öğrencileri tarafından saldırıya uğrayan onlarca öğretmenimiz, ciddi ve kalıcı yaralanmalara maruz kalmış; hatta geçtiğimiz yıllarda İzmir’de Sevilay öğretmenimizi yine bir öğrencisinin saldırısı neticesinde kaybetmiştik.
Geleceğimizin teminatı çocuklarımızı yetiştirenlerin, böylesine yaygın bir şekilde şiddete maruz kalmasının sebeplerinin başında hiç şüphe yoktur ki, mesleğimizin itibarsızlaştırılması gelmektedir. Bizzat ülkemizi yönetme sorumluluğu taşıyanlar tarafından her fırsatta tahkir edilen ve bunun neticesinde itibarsızlaştırılan öğretmenlik mesleğine karşı öğrenci, veli ve toplumun değişik kesimlerinin olumsuz ve değersiz bakış açısı geliştirmeleri, şiddet vakaları için zemin hazırlamaktadır.
Kamuyu idare edenlerdeki bu arazlı yaklaşım, maalesef en tepeden aşağıya doğru idarenin hemen her hiyerarşik kademesinde kendini hissettirmektedir.
İşte bunun son örneğine de Yalova’da şahit olduk. Yalova’nın Sayın Valisi Selim Cebiroğlu’nun, Termal Fen Lisesi’ni ziyaretinde meslektaşımız Halil Serkan Öz’e karşı sergilemiş olduğu öfkeli tutumu, öğretmenimizin hayatına mal olan üzücü süreci başlatmıştır. Vali Cebiroğlu, sendikasının aldığı serbest kıyafet eylemi çerçevesinde hareket eden öğretmenimizi, öğrencilerin ve meslektaşlarının huzurunda hakaretlerde bulunarak rencide etmiş, geçen bir hafta içerisinde bu davranışı hazmedemeyen meslektaşımızın kalp kriziyle sonuçlanan rahatsızlığına neden olmuştur.
Halil Serkan Öz öğretmenimiz bugün aramızda yok. Valimizin bir anlık öfkesi nedeniyle sağlığını ve devamında hayatını kaybetti.
Vali Cebiroğlu’nun davranışını doğru bulmuyoruz. Valimizin anlayışı kabul etmiyoruz. Unvanı ne olursa olsun, hiç kimse yasaların üzerinde değildir. Uluslararası sözleşmeler, yargı kararları ve son olarak Anayasa Mahkemesi’nin kararıyla güvence altına alınmış sendikal eylemlere katılma hakkını gasp etmek kimsenin hakkı değildir.
Halil Serkan Öz öğretmenimize yüce Allah’tan rahmet, ailesine ve eğitim camiamıza sabır ve başsağlığı diliyoruz.
BENZER HABERLER